-->

her zamanki gibi konu başlığı ile yazının hiçbir alakası yok

dolandırıldığı andır doğal olarak.

 

öğrenciyken aylık harçlığımın önemli bir kısmını, beşiktaş-kadıköy vapurunda yanımda aglayan ve teselli etmeden sohbete geçen süreçte başına gelenlerden dolayı muhtaç olduğunu hem de çok çekinerek söyleyen bir kadına vermiştim. 

Link1 , Link2 , Link3 , Link4

2 ay sonra hurriyetin 3.sayfasında "sahtekarlar" diye çıkmıştı aynı kadın. ben de "işte o kerizler" diye çıksaydım tam olurdu.

Neanderthal3

hemen keriz gibi hissedilme sebebini kompanse etmek için o mevcut günlerde yaşadığınız olumlu gelişmeleri düşünmeye başlamak, bu anların ızdırabını az da olsa azaltabilir. 

 

nasıl mı? 

 

taksici sizi bir güzel kerizleyip, yolu mu uzattı? 10 liralık yolu 21 liraya mı gittiniz? üzülmeyin!

Link5 , Link6 , Link7 , Link8

hemen bu moral bozukluğunu üzerinizden atıyoruz. dün muhsin abi'nin size ısmarladığı 23 liralık bonfileyi hatırlayın. ya siz ödeseydiniz? üstelik hâlâ 12 liralık kârınız var. bir taksi kerizlenmesi bile yaşayabilir, bunu da ikâme edebilirsiniz.

 

selametle...

 

yeni tanışılan kızın, 2 saat süren pek neşeli/işveli muhabbetin ardından çalan telefona, dakika başına 42 canım düşen ve "yarım saate ordayım/mcuk" diye biten bir konuşma ile yanıt vermesi ve akabinde de gitmesi.

0 hanım yorum yapmış: